tarihinde yayınlandı

İnsani Duygular…

  Bir annenin çaresiz kaldığı, o kocamaaaaan kanatlarının böyle bir zamanda yetmediği bir zaman. Yoksulluk zamanı…. Belki şu anda baktığınız anne varlık içinde yaşamanın hayalini bile bir kere olsun kuramamıştır

 

Ama bizim aklımıza Ne “Komşusu aç yatarken kendisi tok yatan bizden değildir”  hadisi gelir, nede yoksulluğun ne olduğu…

tarihinde yayınlandı

Siteniz için ilgi çekici loading animasyonlar oluşturun: Preloaders.net

Preloaders.net ile sitenize veya ajax ile hazırladığınız projenize ilgi çekici loading (yükleniyor) animasyonlar ekleyebilirsiniz. Site sayesinde sadece bir kaç adımda dilediğiniz ebatlarda ve renklerde loading animasyonlar oluşturabilir, sonucu GIF veya APNG uzantısıyla kaydedebilirsiniz. Sık kullanılanlarınıza eklemenizde fayda var.

tarihinde yayınlandı

VAN’DA DEPREM (23 Ekim)

     vanda deprem

Van’daki 7,2’lik deprem milletimizin kalbinde, ruhunda 9,9’luk sarsıntıya sebep oldu. Ve depremin yaşandığı saatten bu yana fedakar milletimiz yardımlarını eksik etmedi ve canla başla yardım etmeye, yardım göndermeye devam ediyor. Deprem bize bir şeyi alenen gösterdi ki bu coğrafyada bulunan bütün etnik gruplar dün kardeşti, bugün kardeştir, yarında kardeşliklerini muhafaza edeceklerdir.

Ama ne elim bir durumdur ki ülkemizin geçirdiği bu zor günleri çıkarları için kullanan kişiler durmaksızın bu hazin mesele üzerinden kendi progapandalarını yapmaya devam etmektedirler. Özellikle şehit olan askerlerimiz üzerinden rant elde etmeye çalışan menfi milliyetçi gruplar son zamanlarda “Biraz da onlar ağlasın” gibi milli birlik ve beraberliğimizi tehlikeye atan ve bütünlüğümüzü parçalama emelini taşıyan, kin ve adavet kokulu cümleleri dillendirmeye başlamışlardır. Bu gibi cümleleri sarf edenler hem kör hem de insaniyet mağdurudurlar. Her şehid haberinde, Doğu’dan ve Batı’dan teröre lanet, şehitlere dualar yükselmiyor mu, Kürt anaların ciğeri dağlanıp gözleri yaşarmıyor mu, vatani görevinde bulunan Kürt kardeşlerimiz vatanını müdafaa ederken şehid düşmüyor mu?. Doğu’dan ve Batı’dan kız alınıp verilmiyor mu, bayramlar hep beraber huzur içinde kutlanılmıyor mu? Bizi birbirimize bağlayan bu denli sebep ve muhabbet varken ayrılık türküleri dillendirenlerin amacını milletimiz çok iyi biliyor.

Van depremi ülke bütünlüğünü bozma, milletimizi esaret altına alıp, değerlerimizi dış güçlere satma peşinde olan menfi milliyetçi gruplara şamar vurur gibi cevap olmuştur. Dıştaki düşmanlar içteki münafıklar bir şeyin farkına varmalılar artık o da Anadolu toprakları altında yatanlar, bu topraklar üzerinde yaşayan bizlere kefildir ki hepimiz kardeşiz ve bu ülkenin renkleriyiz. Bu kardeşliği bozmaya çalışanlar eninde sonunda hüsrana uğrayacaklarını bilmelilerdir.

  • * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * *  **

        Harici Ülkelerden yardım Kabul Edilmeli Mi?

Şu bir hakikattir ki böyle büyük doğal afetlerin üstesinden gelmek çok zordur. Yardım alınacaksa ilk etapta dostluğu alenen belli kardeş ülkelerden alınmalı eğer ihtiyaçlar karşılanamazsa taviz verilmeden yardımlar kabul edilmeli.

Yıldıray  BERK

tarihinde yayınlandı 1 Yorum

Hangisi Ne Kadar Medeni?

Medeniyet denilince akla Avrupa ülkeleri gelir. Acaba benzemek için bu kadar çaba sarf ettiğimiz ve medenileştiğine inandığımız aynı zamanda medeniyetin kaynağı olarak gördüğümüz Avrupa ne kadar medeni  veya ne kadar gayri medeni işte size birkaç misal;Sizce Hangisi Daha Medeni

Avrupa’nın bir zamanlar

  • Tuvalet denilen nesneden bihaber olduğunu
  • Dere ve nehirlerin yanında tuvalet ihtiyacının giderilmesinden ötürü su kaynaklarının kullanılamayacak kadar kirlendiğini
  • Bunun üzerine su kaynaklarının yanında tuvalet ihtiyacının giderilmensinin  Kral ….. tarafından yasaklandığını
  • Evde yapılan tuvaletlerin bir bez yardımıyla pencereden sokağa atıldığını
  • Şapkanın pencereden atılan pisliklerden korunmak için icat olunduğunu
  • Topuklu ayakkabının yere atılan pisliklerden korunma amaçlı yapıldığını
  • Temizlik kültürleri olmadığından kötü koktukları bu kötü kokuyu maskelemek için parfümün kullanıldığını bilseydik acaba bu nesnelere bu kadar itibar eder,  Batı’ya körü körüne meftun olur muyduk Avrupa’da tüm bunlar yaşanırken,  İslam alemi dünya’ya medeniyet dersi vermekteydi. Avrupa zifiri karanlıklar içindeyken Endülüs gibi bir İslam devletinde tüm sokaklar ışıklandırılmıştı, Batı kir sebebiyle çeşitli hastalıklara müptela iken İslam aleminde üretilen sabunlar bütün dünyaya ihraç edilmekteydi(Avrupa istisna). Avrupa’da kitap okumasıyla ün yapmış Fransa kralı V. Charles’ın  9 yüz kitabı bulunurken İslam aleminde 600 bin kitaplı şahsi kütüphaneler bulunmaktaydı. Batı’da skolastik düşüncenin aksi fikir beyan edenler işkence odalarına giderken, Doğu’da sıradan bir camii imamı padişahını eleştirebiliyordu. İşte Avrupa’nın kasvetli karanlığında Doğu ışıltılı bir medeniyeti yaşıyordu.

Yanlış anlaşılmasın Avrupa düşmanı değilim, ama körü körüne Avrupa’nın taklitçisi olma taraftarı da değilim. Bilim ve sanat olarak ne eksiğimiz var ise alalım, ama sanatı kılık kıyafete bağlamayalım ve sanat adı altında ahlak dışı, insaniyetten uzaklaştırıcı kokuşmuş Avrupa kültürünü almayalım.

Yıldıray Berk