tarihinde yayınlandı

Sinekli Sinan

SİNEKLİ  SİNAN

Yasin

Aynı işi yapardık Sinan’la. Ortağımdı o zamanlar. Tabi o zamanlar dediğim bundan beş yıl öncesiydi. Bizim gündüzümüz yatağa esir düşmüş;  gecelerimiz sarhoşlara hizmetle geçerdi.

Sinan bıçkın bir delikanlı, eser gürler kimseye ses ettirmez nefes aldırmaz. Zannedersin peygamber tayin edilmiş başımıza her zaman ondan sorulmalı her şey. Haliyle korkar herkes gençtir kanı deli akıyor korkusu yok. Gençler alttan alır eyvallah çeker, yaşını başını almışlar geri geri çekilir bulaşmaz. Ne olduysa bir günde oldu bitti bizim serseri Sinan oldu mu Sinekli Sinan.

Nasıl oldu diye merak ediyorsun dinle o zaman. Bu olay olmadan önce gece birlikteydik yine. Meyhanede nefes aldırmadı kafayı çekip dünyası dönmeye başlayanlara. Basıyor küfürü, sayıp döküyor ana avrat soy sop. Neyse dağıldı tabi herkesler sabahın olmuş mu beşi yine. Tabi yol üstü evi. Birlikte yürüdük ordan buradan lafladık ağzı bozuk adamın iki lafından biri uçkuruna münhasır. Bırakıp onu evine ben geçtim evime.

Sonrası mı sonrasını ondan duydum:

Sinan

Sen’le kapattık ya dükkanı cebine koyim. Eve geldim yattım başım çatlıyor. Tabi uyumak nerde kıvran dur yatakda. Yatak değil cebine koyim sanki salıncak. Ben hırs yaptıkça uyumak için sanki uyku benden kaçıyor. Kıvran Allah kıvran. Neyse sabah yedi sekiz ben şöyle bir dalar gibi oldum. Vızzzzzzt. Anlıma bişey yapıştı cebine koyim. Aha cebine koydum demeye kalmadı tokadı patlattım, ama alnıma oturtmuşum Osmanlıyı. Kafa ha çatladı ha çatlayacak derken bir de tokadı yedik mi kendi  elimizden, artık bize tokat mı oldu yoksa sakarlık mı ettik cebine koyim bilmem. Dur aha geldi gene cebine koyduğum.

-Kim geldi olum.
-Görmüyon mu sineği?
-Ne sineği olum kafayı mı yedin n’aptın?
-olum cebine koyduğum hortumunu sallıyo baksana. Neyse gitti gene.
-anlatıyodun olum.
-he tam tokadı patlattım baktım kafamın üzerinde dönüp duruyor. Kalktım sayıp sövüyorum tabi. Aldım gazeteyi elime. Tam duvara yanaşmış iniş takımlarını açmış. Bir çarptım gazeteyle sırtından çıktı bacakları herhal. Pat düştü yere cebine koyim. Baktım bitane daha geldi. Ona vurayım  derken bitane daha geldi. Tam yeni gelene döndüm bitane daha geldi sıraya girmişler cebine koyim ben vurdukça çoğalıyo bunlar.

Yaşlı Sinek

Biz çok badireler atlattık evladım, inanır mısın bir gün manyağın birine denk geldik çok zaiyat verdik ama hala pes etmedik tabi. Kana kan dedik son damlasına kadar öcümüz olanı hakkımız olanı alacaz elbet.

-Nasıl oldu büyük büyük dede?
-Nasıl mı oldu?

Baban o zamanlar deli kanlı, ananla yeni evlenmişler. Gece gündüz demeden dalışlar yapıyor. Gece evine girdiği adamların delinmedik derisini bırakmıyor. Tabi çok söyledim oğul etme böyle girersin bir gün delinin birinin evine ölün çıkar başımızı koma belada diye. İnsan oğlu delisi çok olur gece bir yarıda uyanır alır eline zehir zıkkım bir meret yapıştırır seni, duvara. Dinlemedi. Tabi cümbür cemaat girdik birinin evine içerisi leş gibi kokuyor pis zıkkım biri ağzını açmış ha öldü ha ölecek. Baban da anana hava olsun diye sen tut adamın anlına dal. Adam betermiş önce kendine bile patlattı babana vuracam diye.sonra dikildi yatağın içine dikti gözlerini babana. Elinde büyükçe bir şey. Dedim bizim oğlan gitti bu deli bunu öldürür biz dikkatini dağıtalım baban biraz mesafe alsın demeye kalmadı baban duvarın dibinden geçerken sersemledi mi panikledi mi anlamadım konmaya yeltendi.dikkati dağılır diye uçuşsak da adam kenetlenmiş bizim oğlana. Pat. İndirdi bizimkinin üzerine kocaman bir şeyle. Baktık baban emaneti teslim etmiş sahibine. Biz durur muyuz hiç. Toplandık etrafına. Veysel’i de gönderdik gölün oradan toplanıp gelsinler diye. İşte beş yıldır buradayız. Eve sardık çıkmıyoruz.

Yasin
İşte böyle abi adama sarmış sinekler bizimki de kafayı bozmuş bunlarla eve giremiyor. Bizim Sinan artık sineksiz gezmez oldu başında bir küme. Karşıdan görsen yürüyen kovan zannedersin mübareği. Vel hasıl onca ezdiği adamın ahı çıkıyor anlayacağın.

Kıvanç Akyol